Bazen insan yanlız kalır , bunalıma girer depresyona girer , yemez ,içmez, güneşten kaçar, geceye adeta sığınır ; aslında insan hep yanlızdır …doğarken yanlızdır, konuştugunda yanlızdır , düşünürken yanlızdır , şarkı söylerken yanlızdır , sevişirken yanlızdır , fiziksel olarak değil beyinsel olarak insan oglu hep yanlızdır ; vede özeldir mehmetin düşündüğünü sen düşünemez, gördüğünü göremez, aynı şekilde senide mehmet aynı şekilde senin gibi göremez , duyamaz bakamaz ….
Siz bilmesenizde,siz sevmesenizde, sizi kimse duymasada insanın kendinden kendinedir muhabbeti ve tüm Dünyası !.Algılarımız ve algıladığımız gibi dir Dünyamız.Rahat olan gayet rahat,sıkıntı ve tedirginlik içinde olan ise tedirgindir.İnsanın kendi sınırları kendi kafasının içinde zihnindedir.Asıl insanın çevresinde gördüğü değil,kendi iç aleminde yarattığı Alem olur kişinin gerçeği.Aslında iç Aleminde evvelinde oluşan düşüncelerin şekillendirmesiyle yaşar anını ve getirisini görür.İnsanın her dert bildiğide, dermanıda kendisidir.
Kendi aleminde iniş çıkışlar yaşayan,hayatınıda iniş ve çıkışlı olarak yaşar.Fani olarak yaşattıkları reel olarak çıkar karşısına. İnsan yaşadıkça ve yaşama kendi kattığı yorumla bir iz bırakır şu Dünyaya.Gelip geçen şu Dünyada ,yaşanılan ve yaşatılan ne varsa,hep bir düşüncenin temelinden destek alır.
Bir gün bakarsınız öyle hep aksilikler sizi bulur.Şarjınız biter,bir buluşmaya ve toplantıya geç kalırsınız.Ardından yemek yerken üzerinize birşeyler dökülüyor.Belki duraklarsınız ne oluyor bana bile diyebilirsiniz. Tüm yaşadığınız olayları anlamlandırmaya çalışırsınız veya bu günün şanssızlığına inanırsınız.Aslında tüm yaşadıklarınız düşüncenizden ,düşüncelerinizin içinize iyice işlemiş olan uzantılarından ve algılamalara bağlı olarak ,hayata bakışınızdan kaynaklanır.
İnsanın kıymeti kendine verdiği değerde saklıdır.Siz ne kadar kıymet verirseniz kendinize kıymetiniz o kadardır.Hissettiklerimiz bizim gerçeği algılama biçimimizi oluşturur.İnsan ilk önce kafasının içrisinde kendini bekliyen kendini yenmeli,kişiyi en fazla üzen ,en fazla sınır çizen,korkutan,endişe yaratan yine kendidir.Bununla beraber dert ortağı,dertleştiği de kendidir.Dertleştikçe kendi suyunda açılır ,açıldıkçada yeni dertler döker insan…
İnsan,konuştukça,anlattıkça ,kendinde olanı şu aleme de döker.Döktükçe de etrafınıda etkiler.Bir insan milyonlarca senenin ,yaşamın,tecrübenin eseridir.Milyonlarca sene oluşu.Şu Dünyanın oluşumndan beri var gelen tekamülün en uç noktası insandır !